Amerika’da Günlük Yaşama Dair İlginç Detaylar
Amerika Birleşik Devletleri’nin her bölgesinin kendine özgü tuhaflıkları ve kimliği olsa da, ülke çapında yaygın olan bazı gelenekler de vardır. Ancak bu Amerikan gelenekleri eyalette normal görünse de kesinlikle evrensel değiller. Örneğin, ortalama bir Amerikalı büyük bahşişlere ve hatta daha büyük porsiyonlara alışkın olabilir, ancak yabancılar bu, normdan çok uzaktır. Amerika’da ilk kez bulunacak birinin standartlarına göre hangi şeylerin garip olduğunu merak ediyor musunuz? Gelin beraber ABD’de dünyanın geri kalanını garipleştiren ilginç detayları inceleyelim.
Büyük Düşün
Diğer ülkeler pratik, kompakt ve özlü olmayı vurgularken, Amerikalılar genellikle büyük ve lüksü tercih ediyor. Otoparklara yayılan devasa kamyonlar ve devasa SUV’ler sizi şaşırtmasın. Amerikalılar kendi alanlarını severler. Onlar için bu durum daha büyük ve pratik olabilir. Amerika market fiyatları alım gücü karşısında oldukça uygun olduğu ve kültürel bir alışkanlık haline geldiği için yiyecekler devasa paketlerde satılıyor. Küçük bir bidon boyutunda süt kutusu, büyük kavanozlarda cips ve kraker satışı yaygındır. Büyük düşünmek Amerikan yemekleri için de geçerlidir. Bu durum beraberinde paket kültürünü de getirmiş. Amerika’da restoranda yemeği yarım bırakıp kalanı paketlemek sık karşılaşılabilecek bir durum. Dışarıda yemek yiyecekseniz ve porsiyon büyüklüğünden emin değilseniz, garsona ne önerdiğini sormanızda bir sakınca yok! Ancak “büyük daha iyidir” anlayışına karşı bir karşı hareket de söz konusu. Başta genç kentliler olmak üzere birçok insan çevre dostu arabalar satın almakta, yerel ve sağlıklı yiyecekler için alışveriş yapmakta, tüketimini ve israfını mümkün olduğunca azaltmaya çalışmaktadır.
“To-Go” Konsepti – Koşarken Yemek
Amerikalıların çoğu her zaman hareket halindedir. Sık sık bir randevudan diğerine koşuyorlar, işe gidip geliyorlar, çocukları alıyorlar, ayak işlerini yürütüyorlar ve iş toplantılarına ve sosyal gezilere gidiyorlar. Amerikalılar düzenli olarak hareket halinde olduklarından, resmi bir oturma yemeği yemek için genellikle yeterli zaman yoktur. İşiteceğiniz yaygın bir ifade, “Günde 24 saat yeterli değil!”
Amerikalıların kahve kupaları, içecekler veya paketli kaplarda paketlenmiş yiyeceklerle dolaştığını görünce şaşırabilirsiniz. Muhtemelen sokakta (özellikle New York’ta) bir dilim pizza yiyen veya bankada sıraya girerken kapuçino içen insanlar göreceksiniz. Ülke çapındaki fast-food restoranlarında arabaya servis pencerelerinin yaygın olduğunu fark edeceksiniz; DoSomething.org’a göre, tüm Amerikan yemeklerinin %20’si arabada yenir. Birçok Amerikalı için bir kafede oturup bir fincan kahvenin tadını çıkarmak veya birkaç dakika dinlenmek ve bir şeyler atıştırmak için yeterli zaman yoktur, bu nedenle sık sık yiyecek ve içeceklerini “to-go” sipariş ettiklerini duyarsınız.
Yemek İçin Dışarı Çıkmak veya Paket Servis Siparişi Vermek
Amerikalılar sadece zaman ve rahatlık için değil, eğlenceli olduğu için de dışarıda yemek yiyorlar! ABD, çeşitli lezzetli yemek seçeneklerini bir araya getiren, farklı kültürlerin eridiği bir potadır. Dışarıda yemek yemek, Amerikalıların yeni mutfakları ve yemek çeşitlerini keşfetmelerine olanak tanır. Küçük Amerikan kasabalarında bile pizza, Çin, Japon veya Meksika yemekleri bulmanız olasıdır. Daha büyük şehirlerde Etiyopya, Brezilya veya Afgan mutfağına ayrılmış restoranlar bulacaksınız. İnsanların alışkanlıklarının her zaman değiştiğini akılda tutmak önemlidir. Bazı insanlar nadiren dışarıda yemek yer, ancak Amerikalıların haftada birkaç kez dışarıda yemek yemesi nadir değildir. Öğle yemeğini evden getirmenin yanı sıra, birçok Amerikalı her gün öğle yemeği için paket servis alır veya öğle yemeğine dışarı çıkar.
Spor Dalları
Birçok Amerikalı sporu sever ve takip eder, en popülerleri futbol, beyzbol ve basketboldur. Kendi ülkeniz ile ABD arasındaki büyük bir farkın, futbolu takip etmenin ABD’de diğer ülkelere göre çok daha az olması olduğunu keşfedeceksiniz. Spor, Amerikalılar arasında büyük bir birleştirici ve bölücü faktör olabilir. Futbol ve basketbol sezonunda, iş arkadaşlarınızın kimin takımının daha iyi olduğu konusunda ateşli tartışmalara girdiğini görebilirsiniz. Futbolu izlemesi eğlencelidir ancak izlemesi oldukça kafa karıştırıcı olabilir, ancak Amerikalı meslektaşlarınızdan size yardım etmelerini isteyebilirsiniz. 100 milyondan fazla Amerikalı’nın 2017 Super Bowl’u neden izlediğini bile anlayabilirsiniz!
Rekabet
Diğer birçok kültür gibi, Amerikalılar da rekabette başarılıdır. Küçük yaşlardan itibaren çocuklar, özellikle akademik, spor ve diğer hobilerde, çok çalışmaya ve bir görevde başarılı olmak için ellerinden gelenin en iyisini yapmaya teşvik edilir. Üniversiteler çok rekabetçi olma eğilimindedir, bu nedenle ebeveynler çocuklarını kabul sürecine erken hazırlar. Bazı liseler ve hatta anaokulları rekabetçi bir girişe sahiptir ve hatta Kız İzciler bile büyük ödüller kazanmak için bağış toplama gezileri sırasında en fazla kurabiyeyi satmak için yarışır. Birçok Amerikalının da hırslı olduğunu göreceksiniz. Proaktiftirler ve bir şeyi başarmak istiyorlarsa bunun için sonuna kadar giderler. Arkalarına yaslanıp başkalarının yetişmesini bekleme eğiliminde değiller.
Politik Doğruculuk
ABD çok çeşitli olduğu için, özellikle iletişim kurarken ve fikirlerinizi ifade ederken, diğer kültürlere ve insanların farklılıklarına her zaman saygı duyma konusunda genel bir sağduyu vardır. Temel kural, hangi şirkette olursanız olun, saldırgan olarak yorumlanabilecek kelimeler veya ifadeler kullanmamaktır. İş arkadaşlarınız farklı yaşlarda, cinsiyette ve ırkta olabilir ve politik doğruculuk herkese yardım etmenin bir yoludur.
Ayak Üstü Sohbet
Pek çok Amerikalı, hava durumu, spor veya popüler televizyon programları gibi tartışmalı olmayan konular hakkında yabancılarla veya tanıdıklarla sohbet ettiğiniz küçük sohbete katılır. Bir otobüs durağında, bir mağazada veya bir asansörde beklerken, bir yabancı size “Dün gece Super Bowl’u izlediniz mi? Ne oyun!” Ayrıca, ikinizin de içinde bulunduğu uzun satır hakkında şaka yapabilir veya mevcut durum hakkında yorum yapabilirler.
Bağımsız Olma
ABD’de kendi kendine yeterli olma fikrine çok değer verilir. Birçok Amerikalı çocuk ve genç, genellikle yaz kampları veya seyahat için uzun süreler boyunca evden ayrılır. Birçok Amerikalı, ortaokulu bitirdikten sonra, memleketlerinin dışında ve genellikle uzaklardaki kolejleri ve üniversiteleri seçer. Üniversite öğrencileri iki ila dört yıl boyunca okuldayken genellikle kendi başlarına veya diğer öğrencilerle birlikte yurtlarda yaşarlar ve çoğu mezun olduktan sonra çocukluk evlerinden uzaklaşır. 17 ya da 18 yıl sonra, çoğu Amerikalı artık aileleriyle birlikte evde yaşamaz. Ayrıca kendi alışverişlerini, çamaşırlarını, yemeklerini kendileri yapar ve kendi başlarına kariyer veya eğitim peşinde koşarlar.
Çeşitlilik
ABD’ye eritme potası denmesinin bir sebebi var, çünkü insanları çok farklı geçmişlerden ve kültürlerden gelir ve çok çeşitli inançlar, değerler ve gelenekler vardır. Tipik Amerikalı diye bir şey yoktur! Gelenekler bölgeden bölgeye ve aileden aileye değişir. Kaliforniya’da bir yemeğe davet edildiyseniz, bu kumsalda ızgara yapmak anlamına gelebilir; Teksas’ta bir parkta barbekü yarışması veya New York’ta sokağın ortasında bir blok partisi olabilir. Öyleyse dışarı çıkın ve ait olduğunuz topluluğunuzun sunduğu gelenekleri deneyimleyin!
Yüksek Sesle Konuşmak
Genel olarak ve işyerinde, Amerikalıların konuşmaları ve genellikle istediklerinin peşinden gitmeleriyle tanınırlar. Özellikle işyerinde, Amerikalıların fikirlerini dile getirmekten çekinmediğini görünce şaşırabilirsiniz. Amiriniz sizin amiriniz olsa ve her zaman saygıyla karşılansa da, çekinmemek ve varsa soru sormamak sorun değil. Bir proje hakkında açıklamaya ihtiyacınız varsa, işvereniniz onlara bildirmenizi tercih eder. Açık konuşmakla yıkıcı veya kaba olmak arasında kesinlikle bir fark olsa da, açık sözlü olmak burada sorun değil!
Kırmızı Solo Bardaklardan İçmek
Kırmızı Solo Bardaklar, hem kolej fıçılarının hem de arka bahçedeki barbekülerin simgesidir – ve yine de, ABD dışında nadiren görülürler.
Ücretsiz Yeniden Doldurma
Amerikalılar ücretsiz yenilemeyi severler. Yabancılar ise bu konsepte aşina bile değiller. Diğer birçok ülkede, bir içki satın aldığınızda, verdiğiniz para, tercih ettiğiniz içeceğin bir bardak dolusu içindir. Örneğin, Paris gibi bir yerde ikinci bir gazoz istiyorsanız, fazladan nakit ödemeye hazır olun. Fakat Amerika’da içeceğinizi istediğiniz kadar yeniden doldurabilirsiniz.
Büyük Bahşişler
Amerika Birleşik Devletleri’nde seyahat eden bir yabancı olmanın en zor (veya en azından en pahalı) şeylerinden biri bahşiş vermektir. Çoğu Avrupa ülkesinde servis ücretleri yemek fiyatına dahildir ve bahşişler genellikle yüzde 8 ila 12’yi geçmez. Ama Amerika’da, garsonunuzdan sert bir bakış almamak için hesabınıza yüzde 20’den fazla eklemeniz bekleniyor.
Mevsim Değişimleri
Geniş yüzölçümüne sahip ülkede kuzey ve güney eyaletleri arasında mevsim farkı olduğu ve her yıl Mart-Nisan ayları arasında Amerika’da Spring Break denilen tatil dönemi bulunduığu için mevsim algısı değişkendir. 1960’larda ortaya çıkan; her yıl üniversite ve dengi okullarda okuyanların tatile çıktığı Spring Break tatili sebebiyle yazlık giysiler, plaj ürünleri Şubat ayından itibaren vitrinlerde görülür. Aynısı sıcak eyaletlerde de kış sezonu kıyafetlerin yaz aylarında da popüler olmasına sebep olur. İnsanlar her dönem sıcak veya soğuk eyaletlere tatile gidebildiği için de kültürel açıdan keskin mevsim geçişleri hissedilmez.
Vergi Sistemi
Amerika 50 eyaletten oluşan bir sisteme sahiptir ve her eyaletin kendi vergi sistemi olduğu için alışverişlerde vergilendirme değişiklik gösterir. Tüm ülkede tek bir oran olmaması, ürünlerin fiyatına verginin ödeme esnasında eklenmesini sağlar. Kısacası bir ürün satın aldığınızda etiket fiyatının üstüne kasada bir miktar daha eklenir. Amerika vergi oranları eyaletten eyalete farklıdır. Bazı yerlerde ve bazı ürünlerde hiç vergi yoktur. Aynı durum maaşlar için de geçerlidir. Kişiler maaşlarını brüt alır ve vergi ödemelerini kendileri yapar. Yıl sonunda da bu verginin bir kısmını iade alırlar. Amerika maaş vergisi genellikle gelirin %10’u kadardır.
Ölçü sistemi
Dünyada emperyal ölçü sistemini kullanan üç ülkeden biri Amerika’dır. Amerika’da kilo, metre, kilometre, gram, santigrat gibi ölçüler yoktur. Bunun yerine Amerika ölçü birimleri olarak pound, inç, oz, mil, fahrenhayt gibi ölçüler kullanılır. Bu ölçülerin birbirlerine çevrilmesi çok kolay olmadığı için sıfırdan öğrenme yolu daha doğrudur. Aynı şekilde tarih yazımı da bu ülkede farklıdır. Tarih gün, ay, yıl şeklinde değil; ay, gün, yıl şeklinde yazılır.
Bu ilginç detaylar Amerikan kültürünün temel bir özetidir! Amerika’da bunlar gibi daha pek çok şaşırtıcı farklılık yer alır ve bunları bu ülkede yaşarken öğrenmek değişik bir tecrübedir.